• Erzurum8 °C
  • Erzincan9 °C
  • Ağrı4 °C
  • Ankara0 °C
  • İstanbul6 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
El Bab'daki başarı Rakka'nın DEAŞ'tan temizlenmesi açısından önemli
22 Şubat 2017 Çarşamba 17:22

El Bab'daki başarı Rakka'nın DEAŞ'tan temizlenmesi açısından önemli

CUMHURBAŞKANLIĞI Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, El Bab da elde edilecek başarı DAEŞ'in Suriye'deki son kalesi olan Rakka'nın bu terör örgütünden tamamen temizlenmesi açısından da önemli" diye konuştu.
Erzurum Seçimleri- Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, düzenlenen basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunarak gazetecilerin sorularını yanıtladı. 15 Temmuz darbe girişimi yargılamalarına ilişkin Kalın, "15 Temmuz darbesi ile ilgili yargılamalar şu anda başladı. 15 Temmuz darbesini yapana onlara aslında asker demiyoruz üniformalı teröristlerin yargı önüne çıkartılması bu ihanet suçunun işleyenlerin bedelini ödemeleri açısından büyük önem arz ediyor. Bu aynı zamanda Türkiye'de yargı siteminin Türk mahkemelerin çalıştığını da açık bir şekilde göstermektedir. Bir kısmı arsızca ve utanmadan ben bu darbeyi yaptım diyenler var. İnkar ve ret yoluna gidenler de var. yargı sürecini hep birlikte izleyeceğiz. Yapanın yanına hiçbir şey kalmadığını inşallah göreceğiz" dedi.

"KÖRFEZ ZİYARETİ KÖRFEZ İLE İLİŞKİLERİMİZ NOKTASINDA BÜYÜK ÖNEM ARZ" 

Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımızın geçen hafta Körfez ziyareti oldu. Ziyaret, Körfez ile ilişkilerimiz noktasında büyük önem arz ediyor" dedi.

"DİTİB MENSUPLARI İLE İLGİLİ İPE SAPA GELMEZ, SUÇLAMALAR SİYASİ SAİKLERLE ALINMIŞ TALİHSİZ BİR KARAR"

DİTİB mensuplarına yöneltilen suçlamalara ilişkin Kalın, "Almanya'daki Türk İslam Birliği (DİTİB) mensupları ile ilgili ipe sapa gelmez hiçbir gerekçesi, zemini olamayan suçlamaların olması DİTİB'e yönelik bir tür cadı avı başlatılmış olması siyasi saiklerle alınmış talihsiz bir karar olarak görüyoruz. Almanya'da DİTİB, Alman kanunlarına göre kurulmuş yıllardır orada Almanya'da yaşayan Türk Müslüman toplumuna hizmet veren çok önemli bir kurumumuzdur. Alman makamlarla her zaman temas içerisinde olmuş tam bir şeffaflık içerisinde faaliyet göstermektedirler. İlginç olan yaklaşık 3 milyon Türk'ün yaşadığı Almanya'da aşırı sağın yükseldiği, mültecilerin saldırılara maruz kaldığı İslam ve yabancı düşmanlığının artığı PKK, FETÖ gibi terör örgütlerinin adeta cirit attığı bir dönemde bütün bunlar bir kenara bırakılarak DİTİB mensuplarına yönelik böyle bir takibatın başlaması arkada başka art niyetlerin olduğunu akla getirmektedir. DİTİB Almanya'da ve diğer Avrupa ülkelerinde özellikle oradaki Türk Müslüman toplumunun dini ihtiyaçlarını ve hizmetlerini görmek ile kalmıyor aynı zamanda çağımızın önemli meselelerinden biri haline gelmiş radikalleşme, teröre bulaşma gibi konularda da çok önemli bir rol oynamıştır. Katılımları önlediğini görüyorsunuz. Bu Diyanet İşleri Başkanlığı'nın önemli bir başarısıdır. Bunun takdir edilmesi gerekirken, karşı propagandanın başlatılmış olması elbette kabul edilemez" diye konuştu.

"EL BAB'TAKİ BAŞARI DAEŞ'İN SURİYE'DEKİ SON KALESİ OLAN RAKKA'NIN TERÖRDEN TEMİZLENMESİ İÇİN ÖNEMLİ" 

Fırat Kalkanı operasyonuna değinen Kalın, "El Bab'da dahil olmak üzere 2 bin küsür kilometrelik alanın tamamen terörden arındırılmış güvenli bir bölge haline getirilmesidir. Fırat Kalkanı çerçevesinde devam eden El Bab operasyonu sayın Cumhurbaşkanımızın bizzat günbegün hatta bazen saat saat yakinen takip ettiği bir konudur. Geçen yılın ağustos ayında başlayan operasyon başarılı bir şekilde devam etmektedir. Amaç El Bab da dahil olmak üzere iki bin küsür kilometre karelik alanın tamamen terörden arındırılmış güvenli bir bölge haline getirilmesidir. El Bab'ın DAEŞ'ten tamamen temizlenmesi Cerabrus, Azez, Dabık da olduğu gibi burada da bir barış istikrar ve siyasi düzen ortamının kurulması DAEŞ ile mücadele açısından büyük önem arz ediyor. El Bab da elde edilecek başarı DAEŞ'in Suriye'deki son kalesi olan Rakka'nın bu terör örgütünden tamamen temizlenmesi açısından da önemli" diye konuştu.

"PYD, YPG BULUNDUĞU BÖLGELERDE ALAN HAKİMİYETİ SAĞLADIYSA ABD'NİN VERDİĞİ DESTEK YÜZÜNDEN"

Kalın, "Suriye"de Obama yönetiminin DAEŞ ile etkin bir mücadele veriyor gerekçesi ile PKK'nın bir uzantısı olan PYD ve YPG'ye destek vermesi kabul edilemez. Şunu da tekrar etmekte fayda var. PYD ve YPG bugün bulunduğu bölgelerde bir alan hakimiyeti sağladıysa bu özellikle ABD'nin onlara verdiği destek sayesinde olmuştur. Bu destek kesildiği zaman bu sahaya hakim oldukları yönündeki argümanların da geçerliliği kalmayacaktır dolayısıyla burada bizim ABD yönetimine telkinlerimiz, tekliflerimiz hep bu yönde oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın sayın Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde bu konuyu dile getirdik.Yani YPG dışında alternatif yok argümanının hiçbir geçerliliği yok. Terörle mücadele konusunda Suriye'de ve Irak'ta hem sahada hem de masada olacağız. Bu ulusal güvenliğimiz açısından mecburiyettir" açıklamasında bulundu.

"TÜRKİYE - AB İLİŞKİLERİNDE VİZE MUAFİYETİ KONUSUNDA BİR AN ÖNCE ADIMLARIN ATILMASINI BEKLİYORUZ"

Türkiye AB ilişkilerine değinen Kalın, "Türkiye - AB ilişkilerinde vize muafiyeti konusunda bir an önce adımların atılmasını bekliyoruz. Fasılların açılmasının önündeki engellerin kaldırılması ve Türkiye AB ilişkilerinin yeni bir rotaya oturtacak stratejik bakış açısının geliştirilmesidir. Schengen sistemi içerisine dahil edilmek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının çok gecikmiş bir hakkıdır. Bu konuda hala AB'ni hala bir direnç içerisinde olması kabul edilemez" dedi.

"ATILACAK YANLIŞ ADIMLAR SADECE VE SADECE ORADAKİ GERGİNLİĞİ ARTTIRIR"

İsrail- Filistin ilişkilerine değinen Kalın, "Bizim yaklaşımımız baştan beri iki devletli çözüm temelinde İsrail- Filistin ihtilafının adil ve kalıcı bir şekilde çözüme kavuşturulmasıdır. İki devletli çözüm, aynı zamanda Filistin halkının da hak ettiği bağımsız sürdürülebilir ve egemen bir devlete kavuşması anlamına gelir. İsrail hükümetinin geçtiğimiz haftalarda artırdığı yasa dışı yerleşimler ile ilgili politikalarını kabul etmediğimizi bunlardan vazgeçmeleri gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Barış sürecini dinamitleyen en önemli engel bu olmuştur. Kudüs ve Harem-i Şerif'in mevcut statüsünü tehlikeye sokacak adımlardan uzak durulmalı. Bu konuda atılacak yanlış adımlar sadece ve sadece oradaki gerginliği arttırır. İslam dünyasında bir infiale yol açar. Ezan yasağı şu anda İsrail Meclisi'nde. Sayın cumhurbaşkanımız İsrail cumhurbaşkanı ile yaptığı telefon görüşmesinde dile getirmişti. Çağrımızın yenilmek istiyoruz. Yıllarca okunan ezanın susturulması asla kabul edilemez. Çok yanlış bir adım olur. Umarız İsrail hükümeti bu yanlıştan bir an önce dönerler. Konuyu yakinen takip edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"PYD/YPG UNSURLARININ SDF/SGD KILIFI ALTINDA ORADA VAR OLMAYA DEVAM ETTİĞİNİ TRUMP YÖNETİMİYLE GÖRÜŞÜYORUZ" 

Münbiç Operasyonuna ilişkin bir soru üzerine Kalın, "PYD/YPG unsurlarının SDF/SGD kılıfı altında orada var olmaya devam ettiğini Trump yönetimiyle görüşüyoruz. Bu terör örgütünü aklamaya çalışanlar, raporları okudukları zaman durumun vahametini anlayacaklardır. Açık suçları yok saymamız mümkün değil. DEAŞ'la mücadele konusunda tüm bu hususları masada tutacağız" dedi.

"HANGİ REJİMLE İŞ TUTARAK İRAN BUNUN MEŞRU OLDUĞUNU İDDİA EDİYOR" 

Hamaney'in açıklamalarına ilişkin Kalın, "İran bizim önemli komşumuz. Uzun bir sınırımız var. Hem ikili ilişkilerimizde hem bölgesel sorunlarda İran'la hep diyalogda olduk. Ancak İran'ın nüfuz elde etme çabalarını görmezden gelmemiz anlamına da gelmiyor. Orada rejimin davetiyle gittik argümanın bizim için hiçbir geçerliliği yoktur. Biz o rejimi tanımıyoruz. Hangi rejimle iş tutarak İran bunun meşru olduğunu iddia ediyor, bunun muhasebesini yapması gerekiyor. 600 binden fazla insanın katili olan bir rejim ile iş tutarak bunun uluslararası ilişkiler açısından meşru bir tutum olduğunu düşünüyorlarsa İranlıların karar vereceği bir karar. Herhangi bir çatışmanın tırmandırılmasından yana değiliz" diye konuştu.

"ULUSAL GÜVENLİĞİMİZİ TEHDİT EDEN BİR UNSUR VARSA, BİR BAŞKA ÜLKEDEN İZİN ALMAYIZ" 

Kalın, "Bizim DEAŞ'la mücadelemiz, çabamız, verdiğimiz şehitler ortada. Kobani meselesi gündeme geldiğinde bütün dünya Kobani dedi. Bunu bir planın parçası olarak yaptılar. Türkiye bugün DEAŞ'la en ön safta çarpışan bir ülke. Bunu takdir etmek yerine zaman zaman Türkiye'ye dönük hiç dikkate almadığımız eleştiriler geliyor. Devlet adına konuşurken verilerle ve ciddiyetle konuşacaksınız. Biz kendi ulusal güvenliğimiz, bölge ve Suriye halkının geleceği için çok ciddi mücadele veriyoruz. Biz bölgenin, Suriye halkının geleceği, kendi ulusal güvenliğimiz için çok ciddi bir mücadele veriyoruz. Bizim ulusal güvenliğimizi tehdit eden bir unsur varsa, ister Halep'te ister El Bab'da ister Rakka'da ister Telafer'de, Sincar'da olsun, Türkiye bunun gereğini her zaman yapar. Bunun için de bir başka ülkeden izin almak durumunda değildir" diye konuştu.

"OBAMA DÖNEMİNDE TÜRK AMERİKAN İLİŞKİLERİNDE 2 TANE SORUN BIRAKARAK GİTTİ" 

Kalın, "Obama döneminde Türk Amerikan ilişkilerinde 2 tane sorun bırakarak gitti Obama yönetimi. Birincisi PYD'ye verilen destek ikincisi FETÖ konusu. Bu iki konuda Obama hükümeti ile mesafe kat edemedik. Münbiç konusu hassasiyetini bizim için koruyor yakından takip etmeye devam edeceğiz" dedi.

"S400 FÜZELERİNİ NATO İLE UYUM KONUSUNDA OLUMSUZLUK GÖRMÜYORUZ" 

S400 füzelerine ilişkin bir soru üzerine Kalın, "Görüşmeler devam ediyor. Müzakerelerin birçok teknik konuları var. Bunun NATO ile uyum konusunda olumsuzluk görmüyoruz. Bunun örnekleri var" dedi.

"SAYIN BARZANİ'NİN SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZLA BİR GÖRÜŞMESİ OLACAK. KONUŞACAĞIMIZ ÇOK KONU VAR"

Barzani'nin Türkiye ziyaretine ilişkin Kalın, "Sayın Barzani'nin Sayın Cumhurbaşkanımızla bir görüşmesi olacak. Konuşacağımız çok konu var. Irak bizim için çok önemli. Bu trafiğin devam ettirilmesi çok önemli. Erbil yönetimi hem DEAŞ hem PKK ile mücadele konusunda Türkiye ile aynı noktada bulunmaktadır. Bağdat-Erbil gerginliklerini de düşününce biz bunları dikkate alarak hareket ettik" dedi.

"TRUMP YÖNETİMİYLE GÖRÜŞMEYE DEVAM EDİYORUZ"

Rakka Operasyonuna ilişkin Kalın, "Rakka operasyonuyla ilgili Başkan Trump'ın kendi birimlerine yeni bir yol haritası talimatı var. Bu bizim yoğun diplomasimizin en önemli amaçlarından bir tanesidir. Rakka'ya operasyon konusunda bizim önerdiğimiz alternatif var. Bunu yapabiliriz. Bu yöndeki çalışmalar devam edecek. Münbiç konusunda bize her seferinde söylenen döndüler, gittiler vs. gibiydi. Biz kendi istihbaratımız tarafından teyid edilmedikçe bunları dikkate almadık. Bizim istihbaratımıza göre orada farklı kılıf altında var olmaya devam ettikleridir. Bu konuyu da Trump yönetimiyle görüşmeye devam ediyoruz" diye konuştu.

"UMARIZ RUM TARAFI BU KARARINDAN VAZGEÇER"

Kıbrıs görüşmelerine ilişkin Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanımız 2004 yılında gündeme gelen Annan planıyla ilgili çok önemli bir ilke ortaya koymuştu: Biz her zaman Kıbrıs meselesinde bir adım önde olacağız. Türkiye her zaman hep bir adım önde oldu. Rumlar referanduma hayır demek suretiyle bir krize yol açtılar. Gerek Kıbrıs Türk tarafı gerek Türkiye olarak adanın iki toplumlu, iki kesimli, adil bir yönetime kavuşturulması için bir çaba sarfettik. Geçtiğimiz Ocak ayında Cenevre'de bir zirve yapıldı. Bu zirve liderler düzeyinde yapılacaktı. Ancak gerçekleşmedi. Enosis kararı bildiğiniz gibi Kıbrıs Rum tarafının Yunanistan'a bağlanmasını ifade eder. Bu kararla tekrar Enosis fikri, ideali, hayali canlandırmaya çalışılıyor. Hem bir taraftan adanın iki kesiminin eşit ve adil ilkelere dayalı bütünlüğünü savunacağız bir taraftan da alttan alta bir takım fikirler hayaller gündeme getirilecek. Bu kabul edilebilir değil. Bu karar Rum tarafının niyetini ekspoze etmesi açısından önemli. Bu karar Türk tarafının kaygı ve ısrarının haklılığını ortaya koyuyor. Biz baştan beri söyledik. Türkiye'nin orada garantör bir ülke olarak oradaki Kıbrıs Türklerini korumaya dönüktür. Aynı zamanda Doğu Akdeniz'de güvenlik ve istikrarı sağlamaktır. Bu kararla bizim tutumumuzun doğruluğu teyid edilmiş oldu. Umarımız Rum tarafı bu kararından vazgeçer. Elbette bu karar müzakereleri olumsuz etkileyecektir. Adım atması gereken Rum tarafıdır" diye konuştu.

"TRUMP VE ERDOĞAN'IN NATO LİDERLER ZİRVESİ'NDEN ÖNCE GÖRÜŞME HAZIRLIKLARI DEVAM EDİYOR"

ABD Başkanı Trump ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüşmesine ilişkin Kalın, "Mayıs ayı içinde bir ara zirve yapılacak, NATO Liderler Zirvesi, oraya Sayın Cumhurbaşkanımız katılacaklar. Orada mutlaka bir görüşme olacak, planlanacak ama öncesinde de bir görüşme yapılması için hazırlıklarımız devam ediyor" dedi.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Erzurum Seçimleri | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0850 302 20 29, +90 442 234 95 52 pbx GSM: +90 530 172 64 10 | Faks : + 90 442 234 26 41 | Haber Yazılımı: CM Bilişim